Ben, Kendim, Şahsen
Nedir ki bu saçmalık, Albert Camus de ifade ettiği gibi, karamsarlığın dünyayı yöneten saçmalık içinde olduğmudur. Anlamsız bir hayatın anlam yüklemeye çalışan insanları olarak zor bir çıkmazdayız. Aslında çıkılmayacak bir şey yok, Egomuzu bir kenara bırakalım. Bizler sadece anlamsızlar içinde yaşayan, anlamsız insanlarız. İnsan olmamız, düşünüyor olmamız bize bir sorumluluk veya anlam yüklemiyor. Ama tabi ki biz bunu kabul edemeyecek kadar, uzaklaştık kendimizden, uzaklaştık doğanın kendisinden. O kadar ego sahibi olduk ki, evrende bir toz zerresi etmezken, bütün bir evrenin bizim olduğumuz iddası ile kendimizi kandırdık, yetmedi bu evrenin bizim için yaratıldığını söyledik. O da yetmedi bu evrenede sığamadı egomuz, Bir yaşam daha oluşturduk. İnsan düşünüyordu. Bu kadar basit derece bu evrenden silinip gidemezdi. Ölemezdi o. O kadar önemliydi ki o, Ölümden sonradan da yaşayacaktı.
Peki nerede başladı bu anlamsızlık dizisine bir takım anlamlar yüklemeye çalışmamız. Belkide bizden daha barışçıl olan neanterdalleri öldürüp, kendi soyumuzu yaymamızla, Belki de en başından beri böyleyiz. Bütün canlılar belki de böyle. Bir karınca da bütün evrenin onun için yaratıldığını idda ediyor. Belki yok olan bütün bir dinazor süper-sınıfı da evrenin kendileri için yaratıldığını sanıyodu. Tabii o haşmetli ve mağrur meteora kadar. İşte bu yüzden ki bir meteora ihtiyacımız var. Yaratıcının bize öldükten sonra tekrardan diriltmesine de gerek yok, sadece güzel bir meteor bizim için yeterli olabilir.
Böylece sıradan ve anlamsız hayatıma, blog yazarak bir renk katmaya çalışmaya başladım. Bir kimselerin okumasını beklemeden sadece kendi içimdekileri aktarmak için oluşturduğum bu bloga giren ve okuma zahmetine giren herkese bir şeyler sunmayı başarabilirim. Ve umarım ki bu boktan dünyada bir paragrafta olsun zevk alabilirsiniz.
Yorumlar
Yorum Gönder